Nijerya ve Almanya şirketleri Salı günü Berlin’de iki anlaşma imzaladı. Bu anlaşmalar arasında 500 milyon dolarlık yenilenebilir enerji anlaşması ve bir gaz ihracat anlaşması bulunmaktadır. Bu iki ülke arasındaki ekonomik bağları daha da güçlendiren bu anlaşmaları bir açıklamada Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Ajuri Ngelale duyurdu.
Nijerya’nın Union Bankası ve Almanya’nın DWS Grubu, yenilenebilir enerji konusunda bir mutabakat zaptı (MoU) imzaladı. Anlaşma, çoğunlukla kırsal topluluklarda Nijerya genelinde 500 milyon dolarlık yatırımı yenilenebilir enerji projelerinde kullanmayı amaçlıyor.
İkinci bir MoU ise Nijerya’nın Riverside LNG şirketi ile Almanya’nın Johannes Schuetze Energy Import AG şirketi arasında gaz ihracat ortaklığı konusunda imzalandı. Anlaşma uyarınca Nijerya yılda Almanya’ya 850,000 ton doğal gaz tedarik edecek ve bu miktarın 2026’da 1.2 milyona çıkması bekleniyor. İlk teslimatlar 2026 yılında gerçekleşecek.
Bu anlaşma, aksi halde yakılmış olan günde yaklaşık 50 milyon fit küp doğal gazın işlenmesine yardımcı olacaktır.
Nijerya, 200 trilyon fit küpün üzerindeki Afrika’nın en büyük gaz rezervlerine sahiptir, ancak yetersiz işleme tesisleri nedeniyle günlük 300 milyon fit küpü yakar.
Berlin’de düzenlenen G20 Compact with Africa konferansına katılan Cumhurbaşkanı Bola Tinubu, anlaşmaları memnuniyetle karşıladı. Pazartesi günü Almanya Şansölyesi Olaf Scholz, 2030’a kadar Afrika’daki yeşil enerji projelerine 4 milyar avro yatırım yapacaklarını söyledi ve bu yatırımların aynı zamanda Avrupa’nın en büyük ekonomisinin karbon nötr olma hedefine ulaşmasına yardımcı olabileceğini belirtti.
Almanya’nın gelecekte yeşil hidrojen de dahil olmak üzere büyük miktarda enerji ithal etmesi gerekecek, bu da 2045’e kadar net sıfır emisyon hedefine ulaşmak isteniyorsa Afrika’dan da yapılması gerektiğini söyledi. Bu açıklamaları Berlin’deki bir Alman-Afrika iş forumunda yaptı.
Bu forum, dünyanın en fakir ancak hızla büyüyen kıtasına yatırım çekmeyi amaçlayan G20 Compact with Africa zirvesinden önce geldi. Bu zirve, reformist ülkelerin kalkınma ajandalarını koordine etmeyi ve iş fırsatlarını belirlemeyi amaçlayarak dünya ekonomisinin en fakir bölgelerine yatırım çekmeyi hedeflemektedir.
Tinubu liderliğinde, Nijerya on yılların en cesur reformlarına girişmiş, popüler bir petrol sübvansiyonunu kaldırmış ve döviz ticaretine yönelik kısıtlamaları kaldırmıştır. Tinubu, ekonomisini canlandırmaya çalışırken Nijerya’yı yatırımcılar için çekici hale getirmeye çalışmaktadır.
